Madrid yaşayabileceğim şehirler arasına Almanya dışından giren tek Avrupa şehri. İnsan biraz kendini Türkiye'de sanıyor.
02.05.2017
Madrid yaşayabileceğim şehirler arasına Almanya dışından giren tek Avrupa şehri. İnsan biraz kendini Türkiye'de sanıyor. İnsanların samimiyeti, güler yüzü şehri bir anda sevdiriyor. Hatta konuşmaları kulağa o kadar hoş geliyor ki sizde de hemen İspanyolca konuşma dürtüsü uyandırıyor. Bir sonraki sabah başlıyorsunuz günaydın, iyi günler, selamlar vs. demeye... Madrid ile ilgili en ilginç detay iseAvrupa'nın havasında en çok uyuşturucu olan şehri olarak bilinmesi. Bu kısmı yorumsuz geçiyorum. Şehrin gerçekten kendine has bir samimiyeti var, birçok arkadaşım için Barselona'nın yanında köy sayılsa da ben henüz Barselona'yı görmesem de ayni fikre sahip değilim.

Sanki İspanya’nın her şeyi... Santiago Bernabeu stadı burada, yani 12 havariden biri olan AzizBarnabas'ın stadı. Stadın sahibi de Real Madrid kulübü. Real, elit takımı aslında ismi Real olan her şey kraliyete ait ama Real Madrid artık kraliyete ait değil. Atletico Madrid ise halkın takımı. Real Madrid taraftarlarıyla arasında sınıf farkı var. Barselona, Katalanların takımı ve kendilerini Katalan milli takımı olarak görüyorlar. Atletico Bilbao, Bask Bölgesi takımı. Sadece Bask Bölgesi’nde doğmuşsanız o takımda oynayabiliyorsunuz. Onlar da Bask Bölgesi’nin milli takımı olarak anılıyorlar.
Tapaslar, paella ve churros bence Madrid'in olmazsa olmazları ama meşhur patatesli omletleri ve sabah kahvaltıda yedikleri domates ezmesini de yazın bir kenara... Bence her yerde ağız tadıyla yemek yenebilir çünkü zeytinyağı, domates ve diğer sebzeleri çok lezzetli tabi bu da haliyle mutfağa yansıyor.

Dünya gastronomisi için önemli bir alışveriş merkezi. İspanya'ya ait satılan bütün yiyecekleri ortasına atılan masalarda istediğiniz kadar tadıyorsunuz. Her şey porsiyon olarak da adet olarak da satılıyor. Bence Madrid'in en görülesi yeri! Mutlaka birkaç öğünü burada geçirin derim.

Çok lezzetli ve çok ucuz! Mutlaka bir markete uğrayıp çeşit çeşit zeytinyağı alın derim. Bir de güzel tuz çeşitleri var. Özellikle isli tuz ve siyah tuz benim favorilerim!
Tabii ki bir sanat şehri. Prado ve Reina Sofia en meşhur sanat müzeleri. Dali, Monet, Picasso kimden tablo ararsan burada var... Özellikle Picasso'nun Guernica'sı görülesi.
En meşhur meydanı, genel Avrupa meydanları gibi. Ortada kilise ve tarihi dükkanlar, etrafta eski evler vs.
Nüfusu 4,5 milyon. Şehirde 300 km metro, 300 km banliyö hattı var. Ulaşım pek rahat anlayacağınız.
Ülkeyi son ekonomik krize sürükleyen sektör desek daha doğru olacak. Ülkenin nüfusu 45 milyon, hane sayısı 25 milyon. Türkiye'nin nüfusu 75 milyon, hane sayısı 17 milyon. Ev fazlalığını siz tahmin edin. Yanı sıra boş gökdelenler şehri de sayılabilir Madrid. Aslında çok gökdelen yok ama olanların bazılarının boş olması sanırım bu isim için yeterli.

bakla ve nohut humusSürekli yemek yemek için seyahat ediyorum hem de hiç durmadan…elimde bir bilet

AFRİKA’ya giriş yahut ZANZİBARBir Afrika'lının altınlarını çalabilirisin, toprağını alabilirsin, onu satabilirsin lakin, Mutluluğunu, gülümsemesini, samimiyetini

Dıngıllıgül Lokantası / Iğdır Karakoyunlu17 yıllık bir doğu lokantası, sahibesi Leyla hanım da bence eşi